İnsandan insana felsefesi ve İK

TIME Dergisi’nin Dünyanın En Etkili 100 İnsanı arasında gördüğü Martin Lindstrom, İstanbul’da düzenlenen Global Marketing Summit 2023 zirvesinde yepyeni bir kavramla ilgili bir sunum yaptı. Lindstrom B2B ve B2C kavramlarının günümüzde neredeyse aynı şeyi ifade ettiğini belirterek, iş dünyasının İnsandan İnsana (H2H) yaklaşımına geçiş yapması gerektiğini vurguladı.

 

Peki nedir H2H kavramı? Martin Lindstrom şöyle anlatıyor: “İnsanlar, işletmelerin müşteriler olarak gördüğünden çok daha fazlasıdır. Onları sadece alıcılar olarak değil, insanlar olarak görmek gerekir. Bu yüzden ‘insan-insan’ (H2H) yaklaşımı iş dünyasında giderek daha fazla önem kazanıyor. İnsanların duygularını, ihtiyaçlarını ve değerlerini anlamak, işletmelerin sadece ürün veya hizmet sunan kuruluşlar olmaktan çıkmasını sağlar. İnsanlarla derin bağlar kurmak, uzun vadeli müşteri ilişkileri oluşturmanın anahtarıdır. H2H felsefesi, sadece bir ürünü pazarlamak veya bir hizmeti satmakla ilgili değil, aynı zamanda insanların hayatlarına nasıl değer katabileceğinizi anlamakla ilgilidir. İş dünyasında başarılı olmak için, insanları işletmelerin kararlarının merkezine koymak gerekiyor.”

 

Peki ya çalışan insanlar?

H2H (Human-to-Human), yani “İnsan-İnsan” felsefesi, işletmelerin sadece ürün veya hizmet sağlayıcıları olmaktan çıkıp, insanlar arası ilişkilere odaklanmalarını odağına alıyor. Müşterileri sadece alıcılar olarak değil, duygusal varlıklar olarak gören bir anlayışı temsil eden H2H felsefesi, işletmelerin müşterilerinin ihtiyaçlarını, duygularını ve değerlerini anlamalarını ve bu anlayışla hareket etmelerini gerektirir.

Moodivation ekibi olarak H2H felsefesinin insan yönetimi alanındaki yansımalarının ne tür etkiler yaratacağını sizin için özetledik.

 

Duygusal Bağlar: Müşteriyle kurulacak insani ilişkiyi odağına alan H2H felsefesi, İK açısından ele alındığında kurumların çalışanlarıyla daha derin ve duygusal bağlar kurmalarını teşvik eder. Bu yaklaşım çalışanların iş yerinde kendilerini daha değerli hissetmelerini ve yaptıkları işi anlamlı bulmalarını sağlar. Duygusal bağlar, çalışanların işlerine olan bağlılığını artırır ve uzun vadeli iş ilişkilerinin temelini oluşturur.

 

İş Tatmini: İnsanları sadece iş gücü olarak görmek yerine, onların duygusal ihtiyaçlarını anlamak ve önemsemek, çalışanların iş tatminini artırır. Mutlu ve tatmin çalışanlar, daha verimli çalışır ve işletmenin başarısına katkı sağlar.

 

İşveren Markası: H2H felsefesi ile yönetilen kurumlar işveren markalarını güçlendirir. İnsan kaynakları yönetiminde daha insana odaklı bir yaklaşım benimseyerek, çalışanlarına değer veren ve onların kişisel ve profesyonel gelişimine önem veren bir işveren olarak algılanırlar. Bu da yetenekli çalışanları işletmeye çekmenin ve elde tutmanın bir yoludur.

 

Çalışan Bağlılığı: H2H felsefesi, çalışanların işletmeye olan bağlılığını artırır. İşletmeler, çalışanlarının duygusal ihtiyaçlarını anlayarak ve önemseyerek, daha bağlı ve motive çalışanlar elde ederler. Bu da işletmenin performansını artırır.

 

İletişim ve İş birliği: İnsan odaklı bir yaklaşım, açık iletişimi ve iş birliğini teşvik eder. İşletmeler, çalışanlarına daha iyi dinler, anlar ve iş birliği yapar. Bu, daha etkili bir ekip çalışması ve inovasyonu teşvik eder.

 

Moodivation’un H2H felsefesine yanıtı

Moodivation’un çalışan deneyimine yönelik adımları güçlendirmeye destek olan teknolojisi, H2H yaklaşımıyla uyum gösteriyor. Moodivation kullanan şirketler, çalışanlarının duygu ve düşüncelerini, onboardingden başlayan ve işten çıkış sürecine kadar uzanan tüm adımlarda kolayca öğrenme ve analiz etme şansına sahipler. Daha önemlisi şirketin geri bildirim kültürünü tamamen değiştiren devrim niteliğindeki anonim geri bildirim teknolojimiz, kesintisiz bir iletişim kanalı oluşturuyor. Çalışanlar seslerini her durumda duyurabileceklerini biliyor, duygusal bağlar güçleniyor, bağlılık oranları artıyor ve sonuçlar hızla iyileşiyor.

Moodivation teknolojisi ile tanışmak ve demo almak isterseniz bize yazabilirsiniz.